Hikayem
2013 Yılında Robert Kolej mezuniyetimzin 50 inci yılını kutladık. Bu metin o tarihte basılan yıllığımızdan….
Nisan ayında Bebek, Manolya sokağındaki, ailemizin beş kuşaktır yaşadığı köşkte doğdum. Kurtuluş Savaşında hucum taburu komutanı iken şehit olan büyükbabamın ismini büyük bir onur ile taşıyorum. Çocukluğum o yıllardaki sakin Bebek ortamında imrenilecek güzelliklerle geçti.
Daha lise ikideyken kız kolejinden bir kıza vuruldum. ’66 da evlendik. Eşim Can ile 47 sene mutlu beraberliğimiz aynen devam ediyor ancak, görüntümüz değişti.
Kolejden sonra Amerika’da Knox College den Fizik , takiben de Columbia Üniversitesinden Elektrik Yüksek Mühendisliği diplomalarımı aldım. Egitimimi hep tam burslu ve çalışarak tamamladım. İlk işim Citibank New York’ta bankacılık sistemleri yazılım mühendisliği oldu. Üç kişilik bir ekip ile Bankanın Travellers Cheques sistemini geliştirdik. Citibank tarihinde ilk defa yabancı uyruklu bir çalışan olarak Systems Officer pozisyonuna terfi edildim. Seneler sonra Türkiye’ye dönüş ve Türk Hava Yolları yılları; Türkiye’de ilk olarak ticari bir online sistemin geliştirilmesi. THY Rezervasyon sisteminin dizaynı ve uygulamasını gerçekleştiren ekibi kurdum ve yönettim. 1980 yılında Yapı Kredi bünyesinde, Bankanın tüm bilgi işlem sistemlerinin geliştirilmesi ve uygulamasını üstlenecek Bilpa A.Ş.’ ni kurdum ve 16 sene Genel Müdürlüğünü yaptım. Türkiye’de ilk modern bankacılık sistemlerinin ( şube otomasyonu, ATM uygulamaları, kredi kartları ve daha niceleri) gerçekleşmesi Yapı Kredi ve Bilpa bünyesinde olmuştur.O dönemde, uygulamaları ile, Bilgi İşlem ortamının odak noktası durumuna gelen Bilpa’nın ve ekibinin başında olmak, hayatımda gerçek bir kıvanç vesilesi oldu. 1995 de, o yılların patlamaya hazırlanan “Internet” dünyasında yine öncü bir girişim ile SuperOnline şirketinin kurulması adımını attım ve Yönetim Kurulu Başkan Yrd ve Murahhas Üye olarak 2003 yılına kadar yönetim görevimi sürdürdüm.
Altmış yaşıma gelince profesyonel hayatımı sonlandıracağıma dair kendime verilmiş bir sözüm vardı ve o sözü tuttum. Artık yalnız hobilerimle meşgul oluyorum. Hareketliyim, ve günde 24 saat yetmiyor.
1985 yılında edindiğimiz ve bir kalfa ve birkaç usta ile birlikte inşa ettiğimiz çiftlikte ticari olarak beyaz kuşkonmaz yetiştirip İstanbul’un seçkin lokanta ve otellerine pazarladım. Bu günlerde ise Ayşe Sultan korusundaki bahçem, audiophile olarak müziğe merakım, yoğun üretim yaptığım atölyem zamanımı dolduruyor.Aynı zamanda iyi ve gourmet bir aşçıyım. Evin mutfağını kendi ölçülerime göre yaptım ve artık yemekler benden soruluyor… Bebek’te durum böyle.
2002 den beri bir de Göcek hayatımız var. Yılın dört ayını Göcek’te geçiriyoruz. Bir evimiz, bahçemiz ve küçük bir teknemiz var. Aynı uğraşlar orada da devam ettiği gibi bir de kaptanlık görevi üstleniyorum. Dediğim gibi, günde 24 saat yetmiyor!
Eşim Can sanatçı faaliyetlerini artan bir yoğunlukla sürdürüyor. Resim sergilerinin yanı sıra yazıp resimlediği çocuk kitapları sayısı elliyi geçti. Ayrıca iki tane de öykü kitabı yayınlandı. Atölyesi Etiler’de.(www.cangoknil.com)
Bu yıl oğlumuz Cem nişanlandı. Nişanlısı Duygu hepimizin çok kıymetlisi. Cem, Yeni Medya Danışmanlığı alanında serbest çalışıyor. Aynı zamanda Boğaziçi Üniversitesi’nde bu konularda ders veriyor. (www.ajanweb.com)
Son ama çok önemli bir arkadaşımdan da söz etmek istiyorum. Emekli olur olmaz hayatıma girdi ve şimdi hiç ayrılmadan birlikte günlerimiz geçiyor. Adı MUSKA .
Güncelleme: Oğlum Cem 2014 yılında Duygu ile evlendi. Mutluluğumuz sonsuz..
2023 Yılına girerken… Köprünün altından çok sular geçti. Yaşlandım demek istemiyorum ama yavaşladığımı hissediyorum. Biraz azalmış olarak aktivitelerime devam ediyorum. Artık sürekli olarak Istanbul, Bebek’teki baba evimizdeyiz. Dolayısıyla buradaki bahçeme, atölyeme, aşçılığıma ve müzik sistemime daha çok zaman ayırabiliyorum.
2016 yılında can Dostum Muska kedimiz bize elveda dedi. Çok üzüldük. Ama bir zaman sonra hayatımıza yeni dost girdi. Adını Çakır koyduk.
Atölyemde benden ayrılmıyor.
Eşim Can son sürat ressamlığına ve yazarlığına devam ediyor. Oğlum Cem Ajanweb adlı şirketini çok geliştirdi. Gelinim Duygu da yetenekli ve popüler bir Yoga eğitimcisi oldu.
Pandemi herkesi olduğu gibi bizi de çok etkiledi. Hepimiz Covidle tanıştık, neyse ki önemli bir etkisi olmadı. Hayata devam deyip günleri verimli bir şekilde geçirmeye gayret ediyoruz.